Diyarbakır Şehir Tiyatrosu 1990 yılında Diyarbakır Belediyesi tarafından kuruldu, 1995- 1999 yılları arasında Refah Partisi döneminde kapatıldı ve 1999’da yerel yönetim değişince tiyatro tekrar açıldı. Şehir Tiyatrosu 2003 yılına kadar Kürtçe dilinin önündeki siyasi engellerden kaynaklı Türkçe tiyatro yaptı.

2003 yılında ilk Kürtçe oyununu oynadı ve 2009’a kadar repertuarının yarısı Kürtçe eserlerden oluşturdu. 2009’dan sonra ise tamamen Kürtçe’ nin Kurmacî ve Zazakî lehçeleriyle tiyatrosunu icra etti. 2016 yılının Kasım ayında AKP hükümetinin belediyeye atadığı kayyum 2017’nin Ocak ayında tüm tiyatro oyuncularının sözleşmelerini feshedene kadar Şehir Tiyatrosu 2’si çocuk oyunu olmak üzere yılda en az 5 tiyatro oyununu seyircisiyle buluşturdu. 2012’de uluslar arası (Amsterdam- Theatre Rast) bir proje olan Hamlet oyunuyla Avrupa, Irak ve Türkiye’de toplam 60’ın üzerinde gösteriyle büyük yankı uyandırdı.

Ayrıca Kürt destanı olan Mem û Zîn’i oyunlaştırarak 60 oyuncu ve müzisyenle mekân tiyatrosu biçiminde Diyarbakır’ın Sur semtindeki Cemil Paşa Konağı’nda tasarlayarak kültürel dokusu olan güçlü bir işe imzasını attı. Türkiye’de yerel yönetimlerin desteğiyle icra edilen Kürtçe tiyatro dönemi hukuksuz usullerle son buldu ama yeni sayfa açıldı.

Profesyonel oyunculardan oluşan Diyarbakır Şehir Tiyatrosu oyuncuları zaman kaybetmeden bir araya gelerek tiyatro geleneklerini Şanoya Bajêr a Amedê (Amed Şehir Tiyatrosu/ AŞT) olarak devam etme kararına vardı. Şubat 2017 yılında yeni isim ve mekânla özel tiyatro yapmaya başladı. AŞT devlet kurumlarından ekonomik destek almadan sadece üretimlerini seyircisiyle buluşturarak sanatsal öyküsünü oluşturdu.

Amed Şehir Tiyatrosu’nun yalnızca Diyarbakır’da değil, tüm bölgede anadilinde, bağımsız ve alternatif tiyatro alanında büyük bir boşluğu doldurdu. 2017’den şimdiye ekonomik ve siyasal açıdan oldukça zor şartlara rağmen ayakta durmayı başardı. Kültür ve sanat yoluyla yurttaşların, özellikle gençlerin bir araya gelmesine, özgürce tartışmasına, içerik ve etkinlik üretmesine, kendini ifade etmesine ve bunların sonucunda Kürtçe’ nin sanatsal alanda kullanılmasına, demokratik yurttaşlığın ve demokrasinin gelişmesine katkıda bulundu.

Sanatsal üretimlerimizin yarattığı etki alanı sonucunda 2020 yılında seyirci, meslek odaları, tiyatro grupları, EED ve Goethe Enstitüsü gibi sanat destekçisi kurumlarının katkıları ile 150 kişilik tiyatro merkezi inşa etti. Günümüz Türkiye’sinin politik baskıları nedeniyle sıkıştırılan kamusal alanların tersine AŞT 1 yıl içinde üretimleriyle ortalama 8000 seyirciye ulaştı.

Dramaturg, oyuncu, yönetmen ve ses- ışık teknikeri olan toplam 14 kişilik bir grupla 4 yıllık özel tiyatro öyküsünde 4 tiyatro festivali, 1 çocuk festivali, 4’ü çocuk oyunu olmak üzere 13 oyun sahneledi. AŞT kesintisiz tiyatro serüvenine devam etmektedir.